Çalışan Anne ve Çocuk Psikolojisi

Çalışan Anne ve Çocuk Psikolojisi

Hayatın hareketi içinde sorumluluk duyulan pek çok konuda başarılı olmaya çalışan kadın, çalışan anne olarak unutmamalıdır ki, her kesten iki kat fazla yorulacaktır.  

Yine unutmamalı ki, çocuğunu bırakmaya bağlı suçluluk duygusu yaşayacaktır.  Çalışan annenin bu suçluluk duygusu gereğinden fazla çocuğunu mutlu  etmek  çabalarına, her istediğini yapma davranışlarına sebep olacaktır.

Çocuk ne ister?  İki yaşında da ,6 yaşında da , 16 yaşında da ilgi ister, sevgi ister, şefkat ve hoşgörü ile anlaşılmak ister…

Çalışan anne ne ister? Çocuğunun bir an evvel büyümesini, babanın her konuda desteğini, kendine de zaman yaratmayı ister…

Çocuk gün boyunca tanıdık bildik kokuyu özlemiştir. Tanıdık bildik kollarda, seste sarmalanmak ister ki kendini güvende hissetsin, terkedilmediğine emin olsun, gözlerde “en değerli çocuk benim” bakışı ile tanıdık biricik olma, tek olma duygusunu tamamlasın. Kocaman bir “ait olma” duygusu az değil, çok değil, hayatın her dönüm noktasında hissedilen bir ihtiyaçtır. Çocuk emin adımlarla, kendinden ve yeteneklerinden şüphe duymadan büyümek ister. Özgüvenli, kendine yetebilen, yalnız kalabilen, kendini meşgul edebilen çocuk, aynı evde saatlerce var olduğu halde yokluğu hissedilen bir annenin değil, kaliteli vakit geçirdiği annenin  eseridir. O nedenle önemlidir çocuk için doğru model, anne / baba, bakıcı ve arkadaş ve okul yani sosyal çevre.

En masrafsız şeydir sevgi. En üreyen duygu sevdikçe sevilmektir, sevildikçe daha çok sevilmeyi öğrenmek. İster çalışsın, ister çalışmasın tüm annelerin en zorlandığı şeydir; Koşulsuz sevmek.

Çalışan anne zaten dertlidir, az görüyorum, özlüyorum, büyüdüğünü anlamıyorum diye…çocuğuna HAYIR demez, her istediğini alır, baba ikiletmez motorlu oyuncaklar, pilli araba ve barbi bebekler derken ,hafta sonu AVM ‘ler , parklar…. Çalışan anne ,  çocuğundan çaldığı zamanı telafi etmek için tercih yapmak zorunda kalır. Az ev işi, çocukla bol zaman/çok ev işi, çocukla az zaman.

Çalışan anneler ve çocukları üzerinde yapılan araştırma bulguları genellikle, annenin çalışmasının çocuğu olumsuz şekilde etkilemediği yönündedir. Araştırmalar her gün işe giden annelerin çocuklarının gelişiminin yavaş olmadığını ve zarar görmediklerini gösterir. Çalışan annelerin çocuklarında herhangi bir gelişimsel sorun bulunamamıştır. Annenin, çocuğun bakımı için önemli bir kaynak olduğu ancak annenin çocuğu ile güçlü bir ilişki oluşturması için 24 saate ihtiyaç olmadığı saptanmıştır.

Çalışan anne için ortalama düzen bu ise, ortak dil ne olmalı? 

  • Çocuklarınıza, onlarla buluştuğumuzda 15 dakika göz teması kurarak ,  dokunarak, kucaklayarak varlığınızı hissettirin.
  • Çocuğunuzla birlikte mutlu olduğunuzun beden dilini kullanın. Sözleriniz ve bakışlarınız aynı olsun. Çünkü çocuklar yapmacık olunmasını ve samimiyetsizliği hemen hisseder.
  • Yemek hazırlarken mutfakta kendine oyun yaratmasına izin verelim. Aynı ortamda olmak bile çocuğu rahatlatacaktır.
  • Yemeği birlikte yiyelim. 3 yaştan itibaren çocuğunuza tabağına yiyeceği kadar yemek koymasını öğretin. Sorumluluk alma ve başarma duygusunu deneyimlemesine yardım etmiş olursunuz. 
  • Yemek sonrası TV, bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojik araçları, çocuğunuzla birlikte oyun oynama, resim yapma, evcilik oynama, güreşme gibi vs.nin önünde engel yapmayın. Çocuğunuzla beraberken onun sevdiği faaliyetleri yapın.
  • İşinizi eve taşımayın. İş görüşmelerinizi ,arkadaşlarınızla telefon sohpetlerini çocuğunuzun zamanından çalmadan yapın.
  • Çalışan anneler olarak tatil  günlerinde çocuklarınız ile  daha fazla zaman geçirin.
  • İşinde mutlu olan ve çocuğunun bakımı konusunda endişe duymayan anneler iyi bir ebeveyn rolüne sahiptirler. O nedenle çalıştığınız işi sevmeye çalışın.
  • Çocuğunuz düzenli olsun istiyorsanız uyku saati , yemek saati , oyun saati, okul zamanı gibi alışkanlık oluşturacak standartlarınızı belirleyin ve misafir ya da gezme zamanlamanızı buna uydurun.  

Mutlu çocuk, anlaşılan çocuktur. Çocuğun anlaşılması annenin ya da ona bakım veren kişinin ruh sağlığının dağılmadan, çocuğun sözlü ve sözsüz mesajlarına cevap verebilmesidir. Doğru tını ve doğru ihtiyacı anlayabilmesi için annenin zihnini ve dikkatini çocuğa verebilmesi, çocuğun sözsüz mesajlarını doğru okumasını sağlayacaktır.

Sonuç olarak; Sevgili çalışan ya da çalışmayan anneler… Kendinize iyi bakın. Yeterli uyku, beslenme, egzersiz yapma ve sizi mutlu eden şeyleri yapmak önemli. Bilin ki sizin mutluluğunuz ailenizin mutluluğudur. Ebeveyn rolünüzü unutmayın. Her ailenin kendine özgü kuralları ve sınırları vardır. Ailenizde koyduğunuz kurallar ve sınırlar esneyebilir ancak suçluluk duygusuyla kuralları ve sınırları kaldırmayın.

Her şeye rağmen çalışan anne olarak, kendinize ve çocuğunuza gerektiği gibi yeterli olamadığınızı düşünüyorsanız profesyonel yardım alınız. Çünkü her çocuk ve her anne kendi duygusal yapısı, kendi ilişki düzeyinde değerlendirilmelidir.

Psk. Dan. Ayşe Gavas Aslan

Share

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir